Bu nedenle ivedi olarak canımızın, malımızın güvenliğimizin teminatı olarak gördüğümüz Güvenlik güçlerimizin, yasal düzenlemeler ile bu tarz durumlara müdahalede en sert şekilde güç kullanma yetkisinin verilmesi gerektiğini bir kere daha ifade ediyoruz.
Ve yine bir BARO seçimi ve yine alışık olduğumuz manzaralar. Bu kez adres Ankara Barosu seçimleri ve  seçimlerinde yaşanan rezalet ve  bunun hukukçular tarafından sözde hukuk adına yapılıyor olması, Ülkemizde terör ve terör sevicilerin ne kadar güçlendiğini ve hiç kimseden korkmadan neler yapabildiklerini bizlere bir kere daha göstermiş oldu. Düşüne biliyor musunuz, bir BARO seçiminde kürsüyü işgal eden ,Üzerlerinde adalet aramak içi kendilerine verilen cübbeleri olan bir gurup sözde Avukat, Terörist başı Öcalan’ın posterini açarak kürsüyü işgal ediyor ve Terörist başının propagandasını yapa biliyorlar. Bunu da demokrasi, insan hakları, özgürlükler maskesinin altına sığınarak yapıyorlar. Peki netice. Adalet bakanlığı sesiz, Cumhuriyet baş savcılığı sessiz, Türkiye barolar birliği sessiz. Kongrede görevli olan Polisimiz sessiz. Herkes sessizce TERÖR ÖRGÜTÜNÜN PROPAGANDASINI “APO” YA ÖZGÜRLÜK NARALARINI DİNLİYOR.  Ama  AKSAÇLILAR SESSİZ DEĞİL, SESSİZDE KALMAYACAK. Her ne olursa olsun Devletimize inanmaya, güvenmeye devam etmekle birlikte, neticesi çok geç ya da hiç alınmayacak dahi olsa, Hukuksal olarak bu yapılarla mücadelemiz  sonuna kadar devam edecek.  VE BU MEMLEKETİ SAHİPSİZ SANAN İTE, KÖPEĞE SON SÖZÜMÜZ. YA DEVLET BAŞA, YA KUZGUN LEŞE...