ADD Sakarya Şube Başkanı Sebahat Demirtaş, son günlerdeki gazeteci gözaltıları ve tutuklanmalarına değinerek, bu durumun Türkiye'nin demokrasisi ve adaleti adına kaygı verici olduğunu ve halkın adalete olan güvenini sarstığını ifade etti.
Demirtaş, Adalet ve Demokrasi Haftası'nın 32. yıl dönümünde, Batı Emperyalizmi ve işbirlikçilerinin hain cinayetleriyle katledilen Devrim Şehitlerini minnet, özlem ve saygıyla andıklarını belirtti.
Demirtaş, 90'lı yıllarda Atatürkçü Düşünce Derneği kurucu ve yöneticilerinin hedef alındığını ve cinayetlerin 31 Ocak 1990'da Prof. Dr. Muammer Aksoy'un şehit edilmesiyle başladığını hatırlattı. Aynı yıl Doç. Dr. Bahriye Üçok'un, 2 yıl sonra ise Uğur Mumcu'nun katledildiğini ve ardından Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı'nın hedef alındığını söyledi.
Demirtaş, Prof. Dr. Muammer Aksoy'un Cumhuriyetin kuruluş felsefesinden uzaklaşılması ve laik, demokratik, sosyal hukuk devleti niteliklerinin yok edilerek ülkenin geleceğinin karartılması tehlikesini fark eden 49 Cumhuriyet Aydın'ı ile birlikte 19 Mayıs 1989'da Atatürkçü Düşünce Derneği'ni kurduğunu belirtti. Derneğin gördüğü ilgi ve etkili çalışmaların emperyal güçleri rahatsız ettiğini ve bu nedenle 8,5 ay sonra Genel Başkanlarının katledildiğini ifade etti.
Demirtaş, Muammer Aksoy cinayetinin üzerine kararlılıkla gidilmediği için Doç. Dr. Bahriye Üçok, Çetin Emeç, Turan Dursun, Musa Anter cinayetlerinin yaşandığını ve bu vahşetin Uğur Mumcu suikastı ile yeni bir boyut kazandığını söyledi. Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis, Ahmet Taner Kışlalı, Necip Hablemitoğlu ve Ali Gaffar Okkan cinayetlerinin de hala hafızalarda yerini koruduğunu ekledi.
Demirtaş, Türk Ulusunun vatansever evlatlarını katledenleri asla unutmayacağını ve bir gün mutlaka hesabını soracağını vurguladı. Başta Kurucu Genel Başkanları Muammer Aksoy ve Uğur Mumcu olmak üzere yitirilen tüm canların manevi huzurlarında saygıyla eğildiklerini ve onların yolundan asla ayrılmayacaklarını ilan etti.