DÜNYA TÜM CANLILARIN
Geçtiğimiz günlerde ülkemizde insanlıktan nasibini almamış, insan bile denilemiyecek bazı yaratıklar hayvanlara eziyetleri ile gündemi oluşturdular. Dünyayı bütün canlıları ile eşit paylaşma fikrine sahip her insanın canını yaktılar.
Türkiye’de geçerli olan hayvanları korumaya yönelik uluslararası düzenleme, Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'dir.
Türkiye bu sözleşmeyi, 18 Kasım 1999 tarihinde imzaladı, 28 Kasım 2003 tarihinde ise onayladı.
Hayvan hakları konusunda Türkiye’de halâ kat edilmesi gereken çok yol olsa da, hak savunucuları; geride bıraktığımız yıllar içinde hayvanların güvenliğini ve esenliğini korumak adına pek çok kazanım elde etti.
Hayvanlara karşı işlenen suçlar TCK kapsamına alındı:
5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nda 2021 yılında yapılan değişiklik hayvan hakları açısından çok büyük bir öneme sahip. Çünkü bundan önce hayvanlara yönelik işlenen suçlar Kabahatler Kanunu kapsamında idi. Bir hayvana zarar veren kişiler kaymakamlığın kestiği idari para cezasından başka hiçbir yaptırımla karşılaşmıyordu. Türk Ceza Kanunu kapsamına alınmasıyla bu durum tamamen değişti. Artık hayvanlara yönelik işlenen suçların çok daha ciddi yaptırımları var.
Pet shop’larda hayvan satışı yasaklandı:
14 Temmuz 2022 tarihi itibarıyla artık pet shop’larda hayvan satışı yapılmıyor. Bu olumlu bir adım olsa da aslında sorunu ne yazık ki tamamen ortadan kaldırmıyor , internette katalog üzerinden satış devam ediyor.
Hayvan hakları savunucuları hayvan satışının tamamen yasaklanması gerektiğini savunuyor.
Terk edilen ev hayvanları konusunda çip takılma zorunluluğu getirildi, umarız denetimlerle bu konu yerleşik hale getirilebilir.
Türkiye'de yaşayan ve % 98 inin Müslüman olduklarını iddia edenler , yaşamlarını sürdürürken hayvanların haklarını gözetmeyi de dikkate almalıdırlar. Çünkü Kur'ân-ı Kerîm yeryüzünün bütün canlılar için yarattıldığını, dünyadaki her canlının onda hakkının bulunduğunu söylüyor. Hayvanlara o kadar değer veriyor ki bazı sure isimleri hayvan isimlerinden oluşuyor.
Bakara (sığır, inek), En'âm (evcil hayvanlar), Nahl (bal arısı), Neml (karınca) ve Fîl (fil) sureleri gibi.
Tüm bunlar, insanların tüm yeryüzünün tek kullanıcısı gibi hareket edemeyeceğinin göstergeleridir.
Sevgi yaşam kaynağıdır. Sevgi iletişimi değişik kaynaklar arasında olabilir. Doğayı, havayı, suyu, insanı, hayvanı, çiçeği, böceği... sevebilirsiniz. Gözleriyle konuşabilen, sevgiyi almadan bile verebilen o güzel canlara acımasız davranışlar gösterenler sevgi yoksunu olmalılar. Acınası durumdalar. Oysa o güzel canlarla birlikte sevgi denizinde yüzebilirler.
Ayrıca O canları yaşam yerlerinden koparıp barınaklarda sevgisiz yaşamaya mahkum etmeye de hakkımız yok. Ne yazıkki o canlar kendi haklarını savunamıyorlar. İyiki azımsanamayacak sayıda Hayvan Hakları Savunucuları var ve canlarımızın haklarını savunuyorlar. Duyarlı insanlarımızada minnet ve şükranlarımı sunarım. Şunu asla unutmayalım bu dünya sadece bize ait değil, kurduyla, kuşuyla hepimizin. Ortak yaşamda herkes birbirine saygılı olmak zorundadır. Bunun başka yolu yok!
HAYVAN HAKLARI NELERDİR?
15 Ekim 1978’de Paris UNESCO evinde ilan edilen Hayvan Hakları Evrensel Bildirisine göre genel olarak hayvan hakları şu şekildedir;
1. Bütün hayvanlar yaşam önünde eşit doğarlar ve aynı var olma hakkına sahiptirler.
2. Bütün hayvanlar saygı görme hakkına sahiptir. Bir hayvan türü olan insan , öbür hayvanları yok edemez. Bu hakkı çiğneyerek onları sömüremez.Bilgilerini hayvanların hizmetine sunmakla görevlidir. Bütün hayvanların insanca gözetilme, bakılma, ve korunma hakları vardır.
3. Hiçbir hayvana kötü davranılamaz, acımasız ve zalimce eylem yapılamaz. Bir hayvanın öldürülmesi zorunlu olursa, bu bir anda, acı çektirmeden ve korkutmadan yapılmalıdır.
4. Yabani türden olan bütün hayvanlar, kendi özel doğal çevrelerinde karada, havada ve suda yaşama ve üretme hakkına sahiptir. Eğitim amaçlı olsa bile özgürlükten yoksun kılmanın her çeşidi bu hakka aykırıdır.
5.Geleneksel olarak insanların çevresinde yaşayan bir türden olan bütün hayvanlar uyumlu bir biçimde türüne özgü yaşam koşulları ve özgürlük içinde yaşama ve üreme hakkına sahiptir.
6.İnsanların yanlarına aldıkları bütün hayvanlar doğal ömür uzunluklarına uygun sürece yaşama hakkına sahiptir. Bir hayvanı terk etmek acımasız ve aşağılık bir davranıştır.
7.Bütün çalışan hayvanlar iş süresi ve yoğunluğunun sınırlandırılması ve güçlerini artırıcı bir beslenme ve dinlenme hakkına sahiptir.
8.Hayvanlara fiziki ya da psikolojik bir acı çektiren deneyler yapmak hayvan haklarına aykırıdır. Tıbbi, bilimsel, ticari ve başkaca biçimlerdeki her türlü deneyler için de durum böyledir.
9.Hayvan beslenmek için yetiştirilmişse de bakılmalı, barındırılmalı, taşınmalı, ölümü de acı çektirmeden ve korkutmadan olmalıdır.
10.Hayvanlardan insanların eğlencesi olsun diye yararlanılamaz, hayvanların seyrettirilmesi ve hayvanlardan yararlanılan gösteriler hayvan onuruna aykırıdır.
11.Zorunluluk olmaksızın bir hayvanın öldürülmesi yaşama karşı suçtur.
12.Çok sayıda yabani hayvanın öldürülmesi demek olan her davranış bir soykırım, yani bir suçtur.
13. Hayvan ölümüne de saygı göstermek gerekir. Hayvanın öldürüldüğü şiddet sahneleri sinema ve televizyonda yasaklanmalıdır.
14. Hayvanları koruma ve savunma kuralları, hükümet düzeyinde temsil olunmalıdır.Hayvan hakları da insan hakları gibi yasayla korunmalıdır.
Esma Müjgan Çelikkol/ 1.12.2022