KOCA YÜREKLİLER
AFAD'ın verilerine göre, 6 Şubat Pazartesi saat 04:17'de 7.7 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmişti. Merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi olan depremyerin 7 km altında gerçekleşti. Saat 13.24'te ise merkez üssü Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesi olan 7.6 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi. Deprem başta Hatay, Malatya, Gaziantep Diyarbakır, Adıyaman olmak üzere birçok kentten hissedildi.
Yüz yılın afeti olarak kayıtlara giren bu depremler canımızı ciğerimizi yakarken, birçok vatandaşımız da mağdur oldu. Devletimizin kurumları ve gönüllü yardım kuruluşları bu yıkıcı depremlerin sonrasında deprem bölgesine yardımlar ulaştırmak için seferberlik başlattı. Canlar enkaz altında bizlerde onlarla o enkazın altında kaldık. İlk günden itibaren yurt genelinde yardım seferberliği başladı. Deprem mağdurlarına evindeki tereyağını ve son parasını gönderen nineyi, bisiklet parası biriktiren çocuğun, bu parayı depremzedelere göndermesini, şehit evladının kıyafetlerini bu bölgeye gönderen Şehit babasını unutmayacağız. Deprem bölgesine üşümesinler diye gönderdiği montun ceplerine çorap ve çikolatalar koyan koca yürekli kardeşimizi de unutmayacağız. Enkaza iş makinası yetiştirmek için tırını sanki uçarcasına o bölgeye doğru süren koca yürekli Şoför abiyi de unutmayacağız. Varlığınız yeter!
Vakti geldiğinde birlik ve beraberlik içinde olmayı, kimseden emir ve görev beklemeden yapan tek millet biziz. Dili, dini, ırkı farklıda olsa, insanların acısı aynıdır, gözler renkli olabilir lakin herkesin gözyaşı aynı renktedir. Bu zor günlerde Atatürk’ünde dediği gibi “muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.” Sözü tamda bu günler için söylenmiş gibi. Damarlarımızda ki kanın hakkı için birlik olmayı başardık.
Depremin ilk günü Malatya’dan bana ulaşan Berna Nuran Mercan öğretmen sularının kesik olduğunu, içme suyu bulamadıklarını çocukların su için ağladığını söyledi. Fırsatçı bakkal 0,50’lik suyu 118 TL sattığını söyledi, acil su istedi. Susuzluktan ağlayan çocuklara mı ağlarsınız? Bu suyu 118 TL satan bizden olmayan fırsatçıya mı? Niksar kayadan Suyun sahibi Dursun Bayram ağabeyimi gecenin bir yarısı arayıp durumu anlattım. Telefonun bir ucunda o ağlıyor diğer ucunda ben ağlıyordum. Ağladığımız konu en zor zamanımızda, ak sütün içindeki ak kıla ağlıyorduk. Dursun Bayram ağabeyim gece yarısı fabrikayı açtırdı bedelsiz tırları Malatya’ya sevk etti.
Deprem bölgesine halkın tamamı maddi ve manevi yardım göndermek için seferberlik başlattı. O bölgeye sevkiyat için tır ve kamyon sıkıntısı çekilse de Tek yürek olduk ve yardımlar bir biri ardına bölgelere ulaştı. Kimi evindeki battaniyesini gönderdi, kimi kızına biriktirdiği çeyizi gönderdi, kimi ise haç parasını bağışladı. Kısmet Alış ablamız gibi koca yürekli Anadolu kadını biricik evladı için biriktirdiği çeyizi tereddüt etmeden deprem zede kardeşlerimize gönderdi. Kısmet Alış abla senide bu millet unutmayacak.
Acımız büyükte olsa bu acıyı bölüşen bir toplumuz, “Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimiz İçin” sözünü Alexandre Dumas bizim için söylemiş. Zor günlerde bir olduk, tam olduk. Sahadaki arama kurtarma ekiplerinden, gönüllülere, sağlıkçılara, asker ve polislere herkim ki bir insanı yaşatmak için sağlamak için çalışan kim varise Allah razı olsun. Şahsım adına teşekkür ederim, varlığınız yeter.
Rabbim bir daha böyle acı yaşatmasın, ölenlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilerim. Allah’a ısmarladık, hoşça kalın…
Aydın BENLİ
Siyaset Bilimci, Araştırmacı Yazar