Ertelemek Vazgeçmektir
Düşünce yapımız başarıma oranımızı doğrudan etkiler. Bakış açımız ile mutlu olmayı veya karamsar olmayı seçeriz. Hedefe giden her yol birbirinden farklı başarısızlıklar ile örülüdür aslında.
Birçok kırmızı noktanın içerisinde ilk dikkat çeken yeşil olan noktadır. Birçok başarının arasında ise ilk göze çarpan başarısız olduğunuz anlardır. Düşünce sistemimizi sürekli başarısız olduğumuz anlar üzerine kurgularsak, hayatımızda çoğalan tek şey yeni başarısızlıklar olacaktır. Mücadele gücümüzü doğrudan kaybetmemize yol açan bu durum bir süre sonra yeni adımlarımızın önündeki bir engel haline gelecektir.
Oysa daha önce başardığımız anlara odaklanırsak, mücadele gücümüz artar. Atacağımız adımlar daha cesur hale gelir ve başarı kendiliğinden bizim peşimize takılır. Gerçek olan şudur ki, hiçbir insan sürekli hata yapmaz. Sadece kendi gücünün ve yeteneklerinin farkına varmamıştır.
Bir kuş uçmak için yaratılmış olduğu halde, uçmayı öğrenmesi birçok başarısız deneyimin sonuncunda gerçekleşir. İlk yuvadan düştüğünde uçmaktan vazgeçen bir kuş olduysanız eğer, ömür boyu uçmayı denemezsiniz. Uçamamak hayatınız da sandığınızdan büyük sorunlara yok açar ve bir kediye yem olmaktan başka bir çareniz kalmaz.
Kalıplaşmış düşünce sistemleri bize hep çoğunluk ile kıyas yapmayı öğretir. Herkes böyle yapıyor. Herkes bu şekilde davranıyor. Kalıplaşmış bu cümleler bize bir konfor alanı sağlar ve bir süre sonra o konfor alanına bizi hapseder. Ya bir kuş olarak yaratılmışsak ve içinde bulunduğumuz topluluk bir tavuk sürüsüyse?
Tüm ömrümüzü kanatları olan ama uçamayan bir varlık olarak geçiririz. Kendimize sağladığımız konfor alanı yüzünden uçmayı denemeyiz bile. Hatta ve hatta diğerlerinden farklı yumurtladığımız, farklı göründüğümüz için üzülür, mutsuz oluruz.
Denemekten korktuğun gün, gerçek kimliğini bulmaktan vazgeçtiğin gündür.
Peki ya gerçekten tavuk olarak yaratılmış ve kendimizi kuş olduğumuza inandırmışsak? Tüm denemelerimiz sonuçsuz kalacak ve mutsuz olacağız diye düşünmüş olabilirsiniz. Hayır!
Çünkü bu seferde içinde bulunduğumuz tüm kalıplaşmış düşünce sistemlerinden uzak, toplumun en farklı bireyi olma yolu açılacak önümüzde. Beynimiz farklılıklara zorlandıkça gelişecek ve daha önce kimsenin bakmadığı açılardan bakacağız hayata. İçinde bulunduğumuz topluluğun hiç görmediği manzaraları göreceğiz, çıkmaya cesaret edemedikleri en yüksek yerlere çıkacağız. Belki sert düşüşler ile çakılacağız her seferinde ama onların hiç tatmadıkları acıları da tadacağız.
Bugün vazgeçmek için çok erken. Yeni deneyimler için ise geç kalmak üzeresin.
Başlamak için hiçbir an geç değildir. Ertelemek için ise her an erken.
Mutlaka denemediğin bir yol daha vardır. Mutlaka deneyimleyeceğin farklı bir yöntem daha...
Ömür dediğimiz toplasan 70-80 sene oda şanslıysan. Ne kadarı sağlıklı ne kadarı zor bilemezsin. Elinde olanın en iyisini yap. Olmadı mı? Tekrar yap.
Başla. Tekrar başla. Bir daha başla.
Sevgi ve Muhabbetle
Yusuf Alper Evcil
10.01.2023
