Fısıltı HABERLERİ
HV
23 NİSAN Salı 15:24

Sosyal Bir Problem Olarak Yoksulluk

İlknur Gençoğlu Yıldırım Dr.
İlknur Gençoğlu Yıldırım Dr.
Giriş Tarihi : 15-02-2023 09:41

Sosyal Bir Problem Olarak Yoksulluk

Yoksulluk, toplumun büyük bir çoğunluğu ve toplumsal kurumlar tarafından istenmeyen bir durum olarak kabul edilip önlenmeye çalışılan, insanlık tarihi boyunca sürekli var olmuş ve şiddetini arttırarak var olmaya devam eden ekonomik, politik, sosyal ve psikolojik boyutları olan çok yönlü bir sorundur.

Günümüzde gelişmiş ya da azgelişmiş tüm ülkeler için ortak bir sorun olan yoksulluğu yalnızca iktisadi kavramlarla açıklanamaz. Yoksulluk içinde eşitlik, samet ve özgürlük gibi ahlaki kavramları da içermesi gereken insanı ve toplumsal bir sorundur.

Kitle iletişim araçları aracılığıyla dünyadaki yoksulluk daha görünür bir hale gelmiştir. Yoksul kitlelerin yaşadıkları açlık, barınma, eğitimsizlik gibi sorunların üzerine daha çok durulmuştur. Bunun sonucunda ise, hem akademisyenler hem sivil toplum örgütleri hem de toplumun büyük bir kesimi yoksulluk sorununa ilgi duymaya ve çözüm arayışlarına yönelik çalışmalarda bulunmaya çalışmışlardır.

YOKSULLUK KAVRAMI
Yoksulluk kavramı "insani yoksulluk" ve "gelir yoksulluğu" olmak üzere ikiye ayrılır. Bu kavram, insani gelişme ve insanca bir yasam sürdürebilmek için gerekli olna maddi imkanların yani sıra temel gereksinimlerin karşılanabilmesi için gerekli olan iktisadi, sosyal ve kültürel olanaklara sahip olmaya dayanır. Gelir yoksulluğu ise, bir insanın yaşamını sürdürebilmek için asgari bir yaşam için gerekli olan standardı karşılayabilmek için ihtiyaç duyulan temel gereksinimlerin karşılanabilmesi için yeterli miktarda gelir elde edilmesi durumudur.

SOSYO-TARİHSEL BAĞLAMDA YOKSULLAR VE YOKSULLUK

Geçmişten günümüze kadar olan süreç içerisinde her toplum yoksullara karşı bir taraftan korku ve tiksinti bir taraftan da acıma ve merhametten oluşan bir turun ile yaklaşmıştır. Korku ve tiksinti, yoksulların düzeni bozmaları durumunda onlara karşı en sert müdahaleyi haklı kılarken; acıma ve merhamet belli bir standardın altına düşenlere karşı insani duygularla yaklaşılması mümkündür.

ULUSLARARASI BAĞLAMDA İNSANİ GELİŞME VE İNSANİ YOKSULLUK

Birleşmiş Milletler bünyesinde oluşturulmuş olan Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından 1990 yılında "İnsani Gelişme Raporu" yayınlanmıştır. İnsani Gelişme Raporu'nda sosyo-ekonomik olarak gelişmeyi üç kriterden yola çıkılarak hazırlanmıştır.
1. Ekonomi standardı: Kişi başına düşen geliri kapsamaktadır.
2. Bilgi standardı: İnsani gelişme endeksinde eğitim düzeyini tespit etmek için "yetişkinler arasındaki okuma-yazma oranı" ve "ortalama eğitim süresi" olarak ikiye ayrılır.
3. Sağlık standardı: Bir ülkedeki "ortalama yaşam süresi beklentisi" " beş yaşın altındaki bebek ve çocuk ölümleri" esas alınmıştır. 

YOKSULLUĞUN KÜRESELLEŞMESİ

Küreselleşme kavramı, mal, hizmet, sermaye, bilgi ve teknolojilerin uluslararası düzeyde dolaşıma girmesi, ticari engellerin kaldırılması, çok uluslu şirketlerin siyasi ve ekonomik güçlerinin artması sonucunda, uluslar ekonomik, siyasal, hukuksal ve kültürel bağlamda birbirlerine bağımlı gale gelmişlerdir. Bunun sonucunda ise, ekonomik, siyasi, hukuki, sosyal ve kültürel yapılarını yeni dünya düzenini işleyiş kurallarına göre yeniden tanımlamak ve düzenlemek zorunda kalmışlardır. 

YOKSULLUĞA ETKİ EDEN FAKTÖRLER

Yoksulluk, sırf gelir yetersizliği olmayıp, insanların sağlıklarını, eğitim düzeylerini, toplumsal bütünleşmelerini de içeren karmaşık bir toplumsal sorundur. Bu nedenle yoksulluğun nedenlerini açıklarken, bir tek gelir yetersizliğini ile ele almak yerine yoksulluğu neden olan diğer boyutlarını da ele almak gereklidir.

Demografik unsurlar: Nüfus Baskısı, Hanehalkı Büyüklüğü ve Türü Nüfus Baskısı

Gelişmiş ülkelerde, nufus artış oranı çok düşükken, azgelişmiş ülkelerde nüfus artış oranı çok yüksektir. Nüfus artış oranının düşük seviyelerde olması azalan bir işgücüne yol açarak ülkelerin istikrarlı bir yapıya kavuşmasını sağlamıştır. 

Hanehalkı Büyüklüğü ve Türü

Hane halkındaki fert sayısının artması yoksul hanehalkı ve fert oranının artmasına neden olmaktadır. Türkiye genelinde, Türkiye İstatistik Kurumu'na göre yoksulluk verileri artmıştır. Tek ebeveynli aile yapısına sahip olan ailelerde evin geçimi sadece tek bir yetişkin tarafından sağlanmaya çalışıldığından dolayı bu aileler diğer ailelere oranla daha fazla yoksulluk içerisinde yaşamaktadırlar.

Eğitim 

Eğitim, yoksulluğu açıklamada onemlibdegiskenlerdeb biridir. Yoksulluk, düşük eğitim düzeyi ile dogru orantılı bir artış göstermektedir. Eğitim durumunun  yükselmesi yoksulluk riskini azaltmaktadır.

Sağlık 

Dünya Sağlık Örgütü, ırk, din politik inanç, ekonomik ve sosyal durum ayrımı yapmaksızın tüm insanların sağlıklı bir şekilde yaşaması gerektiğini vurgulayarak, sağlığın tüm insanların temel hakkı olduğunu benimsemişlerdir. Tüm insallnlar yaşamları boyunca koruyucu ve ağrılarını dindirici, hastalıklarını tedavi ettirebileceği, sağlıklı bir yasam sürmesini sağlayabileceği sağlık hizmetlerinden yararlanmalı ve sağlıklarını tehdit edilebilecek çevre koşullarını düzeltebilmelidir.  

Gelir Dağılımı

Gelir dağılımı ve yoksulluk birbiriyle yakından ilişkili kavramlardır. Gelir dağılımındaki eşitsizliklerin artması yoksullar arasındaki gelirin düşmesine, yasam koşullarının kötüleşmesine ve yoksulluğun derinleşmesine neden olmaktadır.

Göç

Yoksulluk üzerinde etkili olan göç, hem yoksulluğun nedeni hem de yoksulluğun sonucu olmaktadır. Dünyanın bazı bölgelerinde ve belirli koşullar altında yoksulluk, göçün temel nedeni olabilirken diğer bölgelerde farklı koşullar altında yoksullar en son göç edebilecek insanlar arasındadır. 

İşsizlik

Yoksulluk ve işsizlik arasındaki bir ilişki vardır. İşsizlik yoksulluğun temel sebeplerinden biridir. Yoksul insanlar, iş gücü piyasasında yer alamamakta veya is bulamamakta ve düşük gelirli işlerde çalışmaktadırlar. 

Ayrımcılık 

Irk ayrımcılığı, yoksulluğun oluşmasında önemli bir rol oynamaktadır. Amerika Birleşik Devletlerinde, ırk ayrımına dayalı ayrımcılığın var olmasından dolayı azınlık grup üyeleri, beyazların sahip oldukları eğitim, barınma, sağlık, yüksek ücret gibi imkanlara erişememekte ve bu nedenle yoksulluğa maruz kalmaktadırlar.

YORUMLAR