Uçağın Manevrası ve "Netanyahu Gelecek" Fısıltıları

 

Cumhurbaşkanlığı uçağının, Kahire Uluslararası Havalimanı'na iniş için son yaklaşmadayken, ani bir kararla pisti pas geçerek havada tur atması, Mısır ve uluslararası delegasyon nezdinde şaşkınlıkla karşılandı. Resmi kaynaklar ilk başta olayı "hava trafiği yoğunluğu" veya "rüzgar şartları" gibi standart havacılık gerekçeleriyle açıklamaya çalışsa da, Fısıltı Haberleri'nin ulaştığı bilgilere göre manevranın arkasında çok daha kritik bir siyasi neden yatıyor: İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun zirveye katılma olasılığına dair son dakika gelen teyitsiz haberler.

Zirve öncesinde bölge kulislerinde hızla yayılan, ancak İsrail tarafından resmi olarak doğrulanmayan "Netanyahu'nun zirveye aniden katılma kararı" söylentileri, Ankara'yı alarma geçirdi. Türkiye'nin Gazze politikası ve İsrail'in son dönemdeki eylemlerine yönelik sert duruşu göz önüne alındığında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aynı masada Netanyahu ile buluşma ihtimaline sıcak bakmadığı biliniyordu.

 

Perde Arkası: Siyasi Çizginin Hava Sahasında Çekilmesi

 

Güvenilir kaynaklarımızdan aldığımız bilgilere göre, uçağın pisti pas geçme talimatı, pilotaj hatası değil, doğrudan siyasi merkezden gelen bir "bekle" emriydi. Bu manevranın amacı netti:

  1. Siyasi İletişim Aracı: Uçak havada manevra yaparken, Ankara'nın diplomatik kanalları devreye girdi ve Mısır'daki yetkililerden, Netanyahu'nun katılıp katılmayacağına dair netlik talep edildi.

  2. Kırmızı Çizgi Vurgusu: Manevra, "Eğer Netanyahu buradaysa, Türkiye bu zirveye inmez" mesajını diplomatik bir dille, ancak tüm dünyanın dikkatini çekecek keskinlikte iletmek anlamına geliyordu.

  3. Gazze'ye Duruşun Yansıması: Türkiye, zirvenin ana odağı olan Gazze'de ateşkes, insani yardım ve kalıcı çözüm konusundaki kararlılığını bu dramatik manevrayla pekiştirdi. Bu, Filistin davasına verdiği desteğin bir hava gösterisiydi.

Mısır tarafının, uçağın havada tur attığı o gergin dakikalarda hızla diplomatik trafiği yönettiği ve nihayetinde Netanyahu'nun zirveye katılımının söz konusu olmadığını teyit ettiği öğrenildi. Bu teyit üzerine, uçağın yeniden iniş izni alarak piste teker koyması, adeta diplomatik bir gerginliğin sonlanışı anlamına geliyordu.

 

Türkiye'den Tarihi Zirveye Tarihi İmza

 

Uçağın inişinin ardından zirveye katılan Türkiye heyeti, Gazze konusundaki tarihi çözüm önerileriyle masadaki ana aktörlerden biri oldu. Ancak uçağın manevrası, zirvedeki her konuşmadan daha çok konuşuldu.

Fısıltı Haberleri Genel Yayın Yönetmeni Sabahattin Birnici olarak altını çiziyorum: Bu olay, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğindeki Türkiye'nin, Ortadoğu'daki hassas dengelerde ve Gazze krizinde artık sadece bir katılımcı değil, masadaki temel şartları belirleyen bir "oyun kurucu" olarak hareket ettiğinin en çarpıcı kanıtıdır. Havada çizilen bu kırmızı çizgi, Türkiye'nin diplomasi dilindeki kararlılığını gösteren bir 'tarihi imza' olarak kayıtlara geçmiştir. Ankara, haklı davası uğruna, uluslararası nezaket kurallarını dahi gerektiğinde esnetebileceğini net bir şekilde dünyaya ilan etmiştir.

Sabahattin BİRNİCİ Araştırmacı Gazeteci Yazar Fısıltı Haberleri Genel Yayın Yönetmeni