Fısıltı HABERLERİ
HV
28 NİSAN Pazar 16:41

Saadet Partisi İl Başkanı Hasan Zengi'den Basın Açıklaması 'EKONOMİ KRİZ'

Ekonomik kriz, hayat pahalılığının yanı sıra dar gelirli kesimin önemli bir sorunu da yüksek kira artışları olmaktadır. Vatandaş, bir yandan hayat pahalılığına, diğer yandan da yüksek kiralara isyan etmektedir. 2015 verilerine göre Konuta ulaşma endeksi %70 civarındayken 2023 verilerinde %40’lara kadar marjinal bir düşüş yaşanmıştır. Yani konuta ulaşımın giderek zorlaştığını müşahede etmekteyiz.

SİYASET
Giriş Tarihi : 27-09-2023 13:17   Güncelleme : 27-09-2023 13:39
Saadet Partisi İl Başkanı Hasan Zengi'den Basın Açıklaması 'EKONOMİ KRİZ'

Yeterli konuta erişimin gittikçe zorlaştığı son on beş yılda, küresel ölçekte yaşanan bir dizi olay, konut alanında varlığını koruyan paradigmaların gözden geçirilmesini zorunlu kılmıştır. Konutu bir yatırım ve servet aracı olarak gören yaklaşım, finans piyasalarının konut sektöründe artan hâkimiyetiyle birlikte konutun finansallaşması sonucunu doğurmuş; ancak yaşanan ekonomik krizler, özellikle de pandemi Küresel Mali Krizi, bu yaklaşımın toplum ve ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerini net bir şekilde ortaya koymuştur.

Son 3 yıldır konut fiyatlarındaki artışla vatandaşın gelirindeki artış arasında uçurum var ve yapılması gereken belli. Konut fiyatlarını Son 3 yıldır konut fiyatlarındaki artışla vatandaşın gelirindeki artış arasında uçurum var ve yapılması gereken belli. Konut fiyatlarını dondurup vatandaşın gelirini bir kat artıramayacağımıza göre Konut fiyatlarının önümüzdeki dönemde aynı hızda artmasını engelleyecek önlemler almalıyız. Bu önlemler arsa maliyetinden başlar, malzemede üreticilerinin fahiş zamlarını önlemeye kadar yayılabilir. Devlet frene basacak. Yoksa sadece ucuz krediyle vatandaşı konut sahibi yapamayız. Çünkü konutta yeterli arz olmadan krediyi çoğaltsan da konut fiyatları yükseleceği için bu çaba boşa gider. Fiyat artışını dondurup vatandaşın gelirini bir kat artıramayacağımıza göre konut fiyatlarının önümüzdeki dönemde aynı hızda artmasını engelleyecek önlemler almalıyız. Bu önlemler; arsa maliyetinden başlar, malzemede üreticilerinin fahiş zamlarını önlemeye kadar yayılabilir. Devlet frene basacak. Yoksa sadece ucuz krediyle vatandaşı konut sahibi yapamayız. Çünkü konutta yeterli arz olmadan krediyi çoğaltsan da konut fiyatları yükseleceği için bu çaba boşa gider.

Konut ve şehir birlikte düşünülmeli !

Konut meselesine sadece ekonomik bir mal olma üzerinden bakılması eksik bir bakış açısıdır. Mekanlar kimliklerin yeniden üretildiği, gelecek kuşaklara o mekanların inşa edildiği dönemdeki sahip olunan inanç, ideoloji ve yaşam formları aktarılmaktadır. İnsan yaşadığı çevreyi ve icat ettiği nesneleri sahip olduğu inanç ve düşünce değerlerinden bağımsız yapamaz. Bu sebeple konutlarımızı, şehirlerimizi inşa etmeye çalışırken sadece ekonomik değerler, sadece anlık barınma ihtiyaçları olarak görmek yanlıştır. Yapılan her iş ile insanlar bir fikri, bir inancı, bir ideolojiyi, bir düşünceyi ifade ediyordur.

Bu sebeple konut ve şehir inşasında “rant merkez”li, birilerine daha fazla kazandırma amaçlı işlerden bir an evvel vazgeçilmelidir. Bir konut sadece ekonomik bir mal değildir.

Bir insanın barınma meselesi, o insanın başını sokabileceği bir çatının yanında insanca var olacağı, kendini güvende hissedebileceği, çocuklar sokakta oynarken ebeveynlerin endişe duymayacağı, sokakta yaşayan eli ayağı tutmayan yaşı büyük insanların gözetileceği, ihtiyaçlarını o mahallede bulunanların karşılayacağı, birbirinin haklarının ihlal etmeyeceği, sevincin, üzüntünün, düğünün, hastalığın, doğumun, ölümün beraber yaşanacağı insanın sosyal bir varlık olduğu esasına dayalı mekanlar inşa edilmelidir.

Sosyal açıdan, kültürel açıdan, ekonomik açıdan insanın ve ailenin yaşayabileceği inanç ve düşünce dünyamıza ait yaşam alanları kurabiliriz. Düşünceyi de yeniden üretebilecek. Konut ve şehircilik açısından Avrupa eski alışkanlıklarından ve standartlarından vazgeçerken ülkemizde bunların yapılıyor olması büyük bir tahlilsizliktir.

Bir sözde kürsü sahiplerine:

Kürsülerde din adına konuşan, akademilerde bilim üretmeye çalışan, milletten yönetme yetkisini almış kurum ve kuruluşlar, insanın haklarını dava edinmiş sivil toplum kuruluşları acilen bu konulara eğilmelidir. “İslam önce evlerde kurulur” diye vaaz veren hocaefendiler “İslam’ın kurulacağı evlerin” inşası için pratik uygulamaların yapılmasını sağlayacak faaliyetler de yapmalıdırlar, konuşup anlatmanın yanısıra. Mimarlık ve şehircilik üzerine çalışanlarımız gerekli ve yeterli çalışma yapmak için desteklenmelidir.

İnsanın barınması en temel haktır. Bu hakkın bir takım tekellerin eline terk edilmemesi için kanunlarda gerekli düzenlemelerin yapılması öncelenmelidir. Kentsel dönüşümlerin rantsal dönüşümler olmasından çıkarılması, şehirlerin sosyal dokularının, sosyal yapılarının bozulmasının önüne geçilmesi gerekmektedir.

Çare Saadet Partisidir...

Saadet Partisi’nin konut sorunu için maddelendirdiği şu hususlar hemen ele alınması gereken konulardır: “Geliştirilecek konut projeleri müteahhit değil; vatandaş odaklı olmalıdır. Konut sorunlarına sürekli olarak yıkmak ve yapmak üzerinden yaklaşılmamalı; ekolojik, tarihi, toplumsal ve kültürel miras ve ülke kaynakları israf edilmemelidir. Toplumsal-mekânsal eşitsizliklerin önüne geçilmeli, toplumun genelindeki adalet ve aidiyet duygusu zedelenmemelidir. Konutu yatırım ve spekülasyon aracı olmaktan çıkaran, toplumsal gruplar arasında konut varlığına dayalı servet ve gelir eşitsizliğini ortadan kaldıran, tüm paydaşları bir araya getiren, bütünleşik planlama yaklaşımı ışığında konutla ilgili strateji, hedef ve politikalar belirlenmelidir.

Saadet Partisi Sakarya İl Başkanı

HASAN ZENGİN

Sabahattin BİRİNCİSabahattin BİRİNCİ

YORUMLAR
ÇOK OKUNANLAR