Allah (cc) Her Derde Kayıtsız Ve Sessiz Mi Kalır? Gizemli Göl

Seyfettin BUDAK ( YAZAR )

Giriş Tarihi : 06-03-2024 18:03

Allah (cc) Her Derde Kayıtsız Ve Sessiz Mi Kalır?
Gizemli Göl
Dağların arasında patika yollarla ulaşılan, etrafı çalılıklar, çam ağaçlarıyla çevrili, hemen kıyısında sazlıklar ve üzeri yeşil halı gibi nilüferlerle kaplı tertemiz bir göl.
Kökleriyle dibe tutunan nilüferler, direncin gücünü ve hayatın sürekliliğini hatırlatır.
Çiçekleriyle gölü rüzgârın taşıdığı tozlardan koruduğu gibi mükemmel manzara oluşturur.
Göl, onun sayesinde kışın beyaza, sonbaharda sarıya, ilkbaharda yeşile, yazın ise beyaz, yeşil ve maviye bürünür.
Güzelliğiyle yanı başında çay içmenin keyfi bambaşka…
Etrafındaki farklı kuş sesleri tabiatın çok sesli korosunu hatırlatır.
Yalnızlık ve ıssızlığın kucağındaki balık ve kuşlar kendini özgür hisseder.
Bu yüzden sayısız kuş çeşidi gölün etrafını mekân edinir.
Küçük Karabataklar, su yüzeyinden 1-1,5 metre yükseklikteki sazlıklarda yaptığı yuvalarla gölün vazgeçilmez ev sahipliğini yaparlar.
Gölün suyundan borularla su alınmasına rağmen suyun seviyesi sürekli yenilenerek çoğalır.
Dağlarda eriyen kar sularının yer altından sızarak gölü beslediği düşünülür.
Ama kaynak suların hangi yönden ne şiddetle sızdığını kimse bilmez.
Bazı bilim adamları bunu araştırmışlar ama kaynağı bir türlü bulamamışlar.
Yıllardır göl, bu varlıksal gizemini korur.
Gizemli göldeki gibi insandaki sevgi ve merhamet de görünmez gizli bir kaynaktan beslenir.
Bu kaynak gizemini tabiatın muhteşem güzellikteki ahenginde ve vahyin sözlerinden alır.
Allah’ın Vedud (çok seven) ve Ğafur (affedip merhamet eden) sıfatları, insandaki sevgi ve merhametin kaynağı olup sürekli onu besleyip canlı tutar.
Sevgi ve merhametin varlığı gizliliğiyle ebedi olanı içinde barındırır.
Durgun sular, duymasak, görmesek bile sessizce bir yerlere akıp gider ve oraları canlandırır.
Sevgi ve merhamet de ilahi kaynaktan beslenip farklı kalplere ve gönüllere akar.
Geçtiği yerlerde duygu atmosferi oluşturup gözyaşı yağmuru olur, rahmete dönüşür.
İnsan yapısının temelini merhamet, taşıyıcı kolonunu ise sevgi oluşturur.
Merhamet zemini insandaki ahlakı sevgi ise bu ahlaktaki ilahi rengi çıkarır.
Bu bütünlük içinde insan var olur.
Her bebek, sevgi ve merhametin aynı zamanda doğumu…
Allah, sevgi ve merhametinin kollarıyla insanlara insan üzerinden yardım eder.
Onların derdine sessiz kalmaz.
Herhangi bir dert ya da insanlığı tehdit eden bir virüs karşısında bilim adamlarının sevgi ve merhameti virüsü yok edecek bir aşının keşfine dönüşür ve bu sessizlik bozulur.
Yeter ki bu sessizliğin sesine kulak verecek bilgi, bilinç, duygu ve düşünce var olsun.
Ve atılan adımlar, tabiatın çok sesli korosunda şükür ve tefekkür ile yerini bulsun.