Etkinlikte konuşan SATSO Başkanı A. Akgün Altuğ, basının toplum için vazgeçilmez bir role sahip olduğunu belirterek, "Bugün burada basın mensuplarıyla bir araya gelmek, basının önemini bir kez daha hatırlamamızı sağlıyor. Sizler, Sakarya için kritik bir görev üstleniyorsunuz. Yaptığınız haberlerle topluma yol gösteriyor, önemli meseleleri kamuoyuna taşıyorsunuz. Bu anlamda sizlere teşekkür ediyorum" dedi. Altuğ ayrıca, Sakarya'nın ekonomik gücünün artması için yapılan çalışmalara da değindi.

SATSO Yönetim Kurulu Başkanı A. Akgün Altuğ, Meclis Başkanı Erdem Ercan ve Yönetim Kurulu Üyelerinin ev sahipliğinde gerçekleştirilen etkinliğe Sakarya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezai Matur, Sakarya Gazeteciler Birliği Başkanı Müjdat Çetin, Basın İlan Kurumu Sakarya Bölge Müdürü İbrahim Çorbacı, Dijital Medya ve Habercilik Derneği (DİJİMED) Başkanı Ersin İbil, Anadolu Ajansı Sakarya Bölge Müdürü Yücel Velioğlu, SATSO 12. Meslek Komitesi Temsilcisi Güven Hasbaş ile basın camiasının her kademesinden çok sayıda basın mensubu iştirak etti. Basın camiasının her kademesinden çok sayıda ismin iştirak ettiği buluşmada, Sakarya'nın gündemine ilişkin konular da ele alındı.

Etkinlikte ayrıca, Sakarya'nın kentsel dönüşüm süreci ve deprem güvenliği gibi önemli konular da masaya yatırıldı. SATSO Başkanı Altuğ, şehrin ekonomik ve altyapısal gelişimine yönelik stratejileri paylaşarak, basının bu süreçteki önemli rolüne vurgu yaptı. Ayrıca, şehrin elektrik altyapısı üzerine yaşanan sorunlara da dikkat çekilerek, çözüm arayışlarının devam ettiği belirtildi. Altuğ, basın özgürlüğü ve sektörün gelişimi adına yapılanların önemine vurgu yaparak, basın kurumlarının güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Etkinlikte konuşan SATSO Başkanı A. Akgün Altuğ'un açıklamaları şu şekildeydi:

“Bayramınızı kutluyorum. Bugün basının ne kadar önemli ve vazgeçilmez olduğunu biliyoruz. Bugün de bunu bir kere daha hatırlamamıza vesile oluyor. Sizler toplumun aynısısınız. Özellikle Sakarya için sizlerin ne kadar önemli olduğunuzu bizzat yaptığımız icraatları kamuoyuna duyurma veya gerektiği zaman uyarılma konusunda ki hassasiyetinizi de biliyorum. Bu anlamda sizlere bir kez daha teşekkür ediyorum.

Çok zor şartlarda çalışan basın mensupları var ve günümüz ekonomisi itibariyle Bu şartlar her geçen gün daha da zorlaşıyor değerli arkadaşlar. Ülkenin ekonomisinin yükselmesi hepimizin yaşam şartlarını da etkileyecektir. Bütün çabamız bu anlamda Sakarya'da üretimin devam etmesi, artması ve özellikle ilimiz ekonomisinin daha güçlü olması çalışmalarımızın temelinde Bunlar var.

Ben kürsüye gelmişken Sakarya'yla ilgili ve Sakarya Ticari Sanayi dosyayla ilgili son toplantımızdan itibaren neler yaptık, neler yapıyoruz şöyle birkaç kelimeyle de bahsetmek istiyorum.

Malum otuz yıl ortalamayla deprem yaşadığımızı hepimiz biliyoruz. 1967’de 1999’da şimdi de 2024’deyiz. O sıkıntıları yaşadığımız dertleri, problemleri, faciayı hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla önlem almak durumundayız. Geriye dönüp baktığımızda halen doksan dokuz depreminden kalan bir yapı stoğu olduğumuzu biliyoruz hem konut anlamında hem de iş yeri anlamında. Bizim her meclis toplantımızda vurguladığımız konu budur arkadaşlar. Kentsel dönüşüm. Deprem güvenliği. Bu şehrin Allah korusun yaşadığı deprem sonrasında hiç boşluk vermeden yaralarını sarıp üretime devam etmesi lazım. Malum biliyorsunuz iki bin bin dokuz yüz doksan dokuzda şehrinin nüfusu altı yüz altı yüz elli bin civarındaydı. Deprem sonrası ben üç yüz elli bin lira düştüğünü biliyorum. Bugün nüfusumuz neredeyse bir milyon iki yüz bin. Bu şehri bu nüfusa taşıyan bu şehrin ekonomisini iki yüz milyon dolar yıllık ihracattan on milyar doların üstünde ihracata taşıyan üretimdir değerli arkadaşlar. Onun için bizim herhangi bir deprem sonrasında tekrar Allah korusun diyorum. Acilen üretime devam etmemiz lazım. Bunu sağlayan şartları da oluşturmamız gerekiyor. Bunun için bu kentsel dönüşüm vurgusunu her meclis toplantımızda yapıyoruz. konut anlamında almayın kentsel dönüşüme. iş yerlerinin kentsel dönüşüme tabut tutulmasını elden geçmesi de bizim için çok çok önemli. Bunu da sıcak tutacak kamuoyunda kentsel dönüşüm vurgusunu yapacak kişiler sizlersiniz. Bu konuda sizlerden destek rica ediyorum.

Üreten bir şehiriz. Üretmeye devam etmemiz lazım. Hep söylediğimiz bir nokta var değerli arkadaşlar. Bu noktayı da Sayın Cumhurbaşkanı'nın ağzından hepiniz duydunuz. Orta vadeli planda Sayın Cumhurbaşkanımız dedi ki biz ülkemizdeki üretim alanlarını ikiye katlamalıyız. Çıkış üretimde hem tarımsal üretim hem de endüstriyel üretim. Dolayısıyla şey ülkemizin yüz ölçümünün yüzde ikisini sanayileştirmeliyiz. Bu anlamda bu projeye biz de Sakarya anlamında şehrimizin yüz ölçümünün yüzde ikisini sanayileştirmeliyiz diye bakıyoruz.

Dolayısıyla üretimi arttırmanın yollarından biri de özellikle organize sanayi bölgeleri organize sanayi bölgeleri Türkiye'nin doğru işleyen önemli sistemlerinden biri. Zira hep duyuyoruz işte tarım alanlarına işte sanayi tesisleri yapılıyor vesaire vesaire. Organize sanayi bölge sistemi öyle bir elemeye tabi tutuyor ki bu tarım alanlarını veya çevreye zarar verecek yatırımları devlet bir taraftan eliyor. Şehrin bütün erkleri bir taraftan eliyor. Dolayısıyla söyleyeceğim şey şu. Organize sanayi bölgeleri çarpık sanayileşmenin önündeki settir değerli arkadaşlar.

Şehrin elektrik işletmesi özelleştirildi biliyorsunuz. ÇEK’li yatırımcılar aldı ve beklediği geliri sağlayamadığı için yatırım da yapmadı. Şimdi devralan Torunlar Grup şehrin problemlerini biliyor ve gerekli çalışmayı yürütüyor. Sanayicilerimiz de elektrikten çok sıkıntı çekiyor. Biz hemen hemen her gün SEDAŞ ile görüşüyoruz. Sapanca ilçesine yeni trafo merkezi yapıldı ancak yapıldığında o yapılan da yetmedi. Şimdi yeni bir çalışma yapılacak biliyorum ama hemen yarın yapılacak bir şey değil bunu da biliyoruz. Biz baskıcı olmaya devam edeceğiz. Bu ekonomik şartlarda şirketler ne kadar yatırımcı olur orasını bilemiyorum.

Basın İlan Kurumu Sakarya ve Kocaeli kurumlarının kapatılıp İstanbul’da birleşmesini kınıyorum. Bu yanlış uygulamadan dönülmesini temenni ediyorum. Hem basın kuruluşlarımızın hem de bizler için doğru olanın bu olduğunu düşünüyorum.”