Cam kırıkları 

Hüzünlü gemiler geçer, hüzünlü hayatlarımızdan zaman zaman... 
Cam kırıklarının üzerin de yürümeye çalışırken biz..

Uzaktan el sallar acılarımız
ya da bize öyle gelir... 
Uzaklaşmaz ki
bulmuşken sessiz, kuytu yaralarımızı..

Ahh sevdiğim, acılarını acılarım bildiğim, her sevinciyle gökteki kuşlar kadar özgürleştiğim yapma!...
Sevginle dolu kalbimi parçalama...

Bi anda yok olup kaybolmuştur mutluluklardan kalan, gülen çocuk suratlı o pembemsi rüyalar..
Çöker üzerine bi karabasan... Anlayamazsın, kaçamazsın,
bırakmaz seni, kollarıyla sarar dört bir yanını, sımsıkı..

Gözlerini kapatıp teslim olursun karanlığına, yüreğin de sorgulanmamış binlerce cevapsız sorularla...

Kırılmış kanatlarıyla uçan bir kuş gördün mü sen sevdiğim, gözleri sözleri güzelim...?
Kimse görmedi ki daha, göremezsin de, çünkü uçamazsın ne kadar çırpınsan da.. Sonun da bitap düşersin boynu bükük..

Yaralı gülüşlerde kaybolur, rengarenk çiçek açan umutların..
Tutamazsın...
Tutunamazsın...

Yürürsün tekrar, canın yana yana cam kırıklarının üzerin de...
İşte tam da şuracığında ki söndüremediğin yangın, eşlik eder sana...

Kana susamış akbabalar, yüreğinin kenarın da bekler seni. Sanki sonsuz bir rüyaya çağırır gibi.. Sahte gülücüklü, sahte meleklerle...

Dipsiz bir kuyu olduğunu bile bile atarsın kendini hiç savunmadan, çaresiz, yolun sonu zannederek..

Ahh o kapkaranlık sandığımız gece... 
Ne çok yaraları sarmıştır, sessizce...
Kıyamaz yine sana... Keskin gözleriyle görür, duyar sesini.. Derinden hisseder seni derinden..

Sen umudunu yitirmiş bitap, 
kendinden geçmiş, kuruyan tuzlu gözyaşlarınla uyurken, öper onları şefkatle... Yüreğine batan cam kırıklarını çıkarır sabırla üfleyerek, teker teker...

Samanyolunu serer ayaklarının altına tekrar gökyüzüne çıkasın, uçasın diye...
Yıldızlarını gönderir, kimini kalbinin tam üstüne,
kimini okşamaya kıyamadığı saçlarına takar birer birer..
Sen bilmezsin bilemezsin..
Işığına, sıcağına sarılırsın 
habersiz...

Unutturur sana geçmiş ne varsa siler aklının, en küçük kıvrımlarındaki keşkelerini bile..

Tekrar uçuş uçuş kelebekler dolar içine apansız, 
yine yeniden gülümsersin hayata,
aşka..
ışıl ışıl gözlerle, kalbinle gülersin hiç ama
hiç nedensiz...
Artık sorgulamazsın bu kaçıncı?... 
Dinmiştir çünkü ruhunda ki seni esir alan sancı...
  elene Nermin Karaman ????