Fısıltı HABERLERİ
HV
09 MAYIS Perşembe 00:29

Zeki BAŞTÜRK  (Emekli Milli Eğitim Müdürü)
Zeki BAŞTÜRK (Emekli Milli Eğitim Müdürü)
Giriş Tarihi : 01-01-2024 15:47

DENİZİ GÖRMEYEN MARTILAR 

Siyasi parti liderlerinin sanatla ilgilenmesini, sanatla uğraşmasini çok isterdim hep. Roman, öykü yazmaları, resim yapmaları, enstrüman calmalari, bir oyunda rol almaları ne güzel olurdu değil mi? Bırakın bu sanatların herhangi biriyle uğraşmalarıni. Bir tiyatroya, bir konsere, bir sergiye bile gitmeleri yeterliydi benim için. 

Niçin isterdim bunu? Sanat güzelliktir, sevgidir, saygıdır. Emektir sanat. Emeğe saygı duymaktır. Güzelliklerden zevk almaktır. Yaşama sevinci aşılamaktır sanat. Bu nedenlerle sanata ilgi duyan , sanatsever bir siyasetçi emekliye de saygı duyar, emekçiye de. Yoksulun halinden anlar. Demokratik haklarını kullanmak isteyenlere şiddet uygulamaz. Hak arayanlara, hak arama mücadelesi verenlere hoşgörüyle yaklaşır. Bunun için isterim siyasetçilerin sanatla ugraşmalarini. 

Sonunda yeni yıla girerken bu dileğim gerçeklesti. Sanatla uğraşan bir siyasetçiyi tanıma olanağı buldum. Emeklilerin haklarını arayan, bunun için emeklileri bir çatı altında toplamaya çalışan Metin İMER. 

Metin İMER, bir işçi emeklisi. Tekel'den emekli olmuş. Sanat yaşamına şiirle başlamış. Sonra öykü, deneme, oyunculuk, oyun yazarlığı ile sürdürmüş bu alandaki çalışmalarını. Çeşitli gazete ve dergilerde yazıları çıkmış. Anlayacağınız çok yönlü bir sanatçı ve sanatsever. Kutlanacak bir kişilik, kutlanacak bir uğraş.

Ben, bu sanatçı kişilik ve sanatsever ile bir kitabını okuyarak tanıştım. Kitabının adı " DENİZİ GÖRMEYEN AÇ MARTILAR." Öyküler kitabı. On üç öyküden oluşuyor. Gerçek yaşamda var olan gerçek kişiler, öykü kahramanları. Öykü, yaşamın kendisi değil midir zaten? Tanımını yaparken, gerçek ya da gerçege uygun olayları yer, zaman ve kişi belirterek anlatan yazı türüdür, deriz. Bu kitapta da kişiler hep gerçek kişilerdir. Mahallede, sokakta, okulda, her yerde karşılaştığımız insanlardır bunlar. 

Beyoğlu 'nun arka, dar ve karanlık sokaklarında yaşam savaşı veren insanlarla karşılaşırız öykülerde. Öyküler, çoğunlukla İzmir'de yaşanır. Çünkü İzmir'de yaşar öykücümüz. Kimileyin kendi yaşamından kesitler sunar yazarımız. Kimileyin çevresinde yaşayan insanlardır kahramanlar. 

Örneğin emeklilik sonrası,yeniden çalışmak zorunda kalan Sabri'dir. Genç yaşta dul kalan, tek çocuğuyla
yaşama tutunma savaşı veren Fatma'dir. Adam çarpmak, dolandırmak, kendini başkalarına acindirip birilerinden para koparmayi meslek edinen Çalım Reşat. Ne denli gerçek kahramanlar değil mi? 

Öykülerin konuları da öyle. Mahallemizde, sokağımizda, apartmanda hep rastladığımız türden olaylar. Yalnız ve  yaşlı kadın Neriman'in ev içinde kapıldığı  duygular, başıboş ve amaçsız gelgitlerini birlikte yaşarsınız. Aile içi kavgalara, geçimsizlik, yoksulluk, yaşanan evlere tanık olursunuz. Çelimsiz, hastalıklı insanların hastane koridorlarında yaşadıklarına tanıklık edersiniz. Okullarda varsıl çocukların yoksul çocuklara yaklaşımlarını, ergenlerin birbirlerine üstünlük taşlama çabalarını okursunuz.

'Boyayalım abiler" adlı öyküsünde " Boya sandığını almakla babam bana, hayatı ve emeği öğretmişti" diyerek ev ekonomisine katkı sağlamak için  ayakkabı boyacılığı yaptığı günleri anımsar. Yaşamın ve emeğin değerini , kutsallığını daha okul çaglarindayken öğrenir. Emek mücadelesi o günlerde başlar. Bu öykü bana Sait Faik'in " Gün ola harman ola"  öyküsünü ve bu öykünün kahramanı Mercan Usta'yi anımsatır. Aralarındaki tek fark Mercan Usta'nın boya sandığı çok gösterişlidir. Yazarın ki ise çalınmıştır. "Oysa çalinmasaydi eğer, onu bir köşemde onur anıtı gibi tutar, baştacı ederdim" diyerek ne denli onemsedigini anlatır. 

Kendinizden bir parça bulmak, gerçek ve yaşanmış olayları yeniden yaşamak istiyorsaniz bu kitabı mutlaka okuyun. Emeklinin, asgari (en az) ücretle çalisanin duygularına ortak olmak isteyenlere öneriyorum. Elinize aldığınızda bir solukta okuyacağınız bit kitap " Denizi görmeyen aç martılar".

Toplumsal gerçekçi yazinimiza önemli bir yapıt kazandıran Metin İMER 'i yürekten kutluyorum. Yazın ve siyasal yaşamında başarılar diliyorum.

Zeki BAŞTÜRK

YORUMLAR
DİĞER YAZILARI ÜÇ FİDAN , ÜÇ KORKUSUZ YÜREK  EN KÖTÜ BARIŞ, EN İYİ SAVAŞTAN DEĞERLİDİR. TÜRKİYE YÜZYILI MAAARİF MODELİ  ( MASALI)  ATATÜRK VE ÇOCUK  GENÇLİĞE BAKIŞ  KUVA- Yİ MİLLİYE  ( ULUSAL GÜÇLER)  KUVA- Yİ MİLLİYE  ( ULUSAL GÜÇLER) SEÇİM DEĞERLENDİRMESİ  AYDINLIĞA YÜRÜYENLER FUTBOL VE SİYASET  EMEKÇİ KADINLARIN GÜNÜ KUTLU OLSUN! ÖĞRETİM BİRLİĞİ YASASI KABUL EDİLDİ Bugünün değerini ve önemini kavrayalim. Bugünü iyi anlayalım. SANAT , SİYASETİN ÜSTÜNDE OLMALI. KENDİNİ BİLMEZLERDEN DEĞİLİM BİLGENİN SABRI ÖLÜMLERDEN ÖLÜM BEĞEN! İNSANLİK KRİZİ  BAŞKASININ ACISINI DUYAN KİŞİ, İNSANDIR.  ÇEVİR KAZI YANMASIN! BARIŞIN ÇİÇEKLERİ İŞPORTACININ YILANI ŞİİR ,SESSİZLİĞİ  ŞARKILAR, COŞKUYU SEVER. SESSİZ. ÇIĞLIK  GENÇLER ÖLMESİN  ANALAR AĞLAMASIN  GORKEMLİ VE ANLAMLI BİR GECE İSTANBUL'UN SİMGESİ:  KİZ KULESİ YENİ YILA GİRERKEN UMMAK, DİLEMEK, YAŞAMAK  IŞIKLARDAN KAÇMA . KARANLIKTIR YALNIZLIK. EĞİTİMDE ÇÖKÜŞÜN BELGESİ KADIN ELİNİN DEĞDİĞİ HER YER GÜZELDİR. BAŞKASININ DEĞİRMENİNE SU TAŞIMAK ESKİLERİ KIRPIP YILDIZ YAPMAK ÇÜRÜMÜŞLÜK!  Çalınan sorular, talimatla iptal edilen sınavlar,  TALİH Mİ? MÜCADELE Mİ?  "Bİ BAHT OLANIN BAĞINA BİR KATRE DÜŞMEZ BÂRÂN YERİNE DÜRR Ü GÜHER YAĞSA SEMADAN" BİLİMDEN UZAKLAŞMANIN SONUCU ÂYİNESİ İŞTİR KİŞİNİN  "Âyinesi  iştir kişinin, lafa bakılmaz, Şahsın görünür rutbe-i aklı eserinde"                             Ziya Paşa ATATÜRK VE ÖĞRETMEN  BİR DEĞERBİLİRLİK ÖRNEĞİ  BAĞIŞLA BİZİ ATAM ATA'MIZI ANLAMAK GÜNÜ  Ulusumuzun büyük önderi Atatürk’ü ölümünün 85. yılında sevgi, özlem ve saygıyla anıyoruz. NE GÜZEL ŞEY KAVUŞMAK!