Fısıltı HABERLERİ
HV
26 NİSAN Cuma 10:48

HELÂL DAİREDE YAŞAMAK VE FAİZ

Vehbi Kara Dr. ( YAZAR )
Vehbi Kara Dr. ( YAZAR )
Giriş Tarihi : 05-09-2022 13:48

Yaşadığımız bu asır, helâl ile haramın çok fazla birbirine karıştığı âdeta bir tezgâhta birlikte satıldığı bir zaman dilimi haline gelmiştir. İslam dininin yasakladığı işleri yapmamak emrettiklerini yapmak güçleşmiştir. Bununla birlikte imkansız da değildir.

Bu dönemde insanın baş başa kaldığı en büyük bela ise imansızlıktır. Zannedildiği gibi, faiz yememek ve içki içmemek gibi emir ve yasaklar değildir.   

Son birkaç haftadan beri dile getirdiğim gibi Müslümanlar, Allah’ın açık bir şekilde yasakladığı bu işlerden sakınmak için türlü türlü helâl yollar geliştirmişlerdir.

Örneğin faiz yasağına karşı karzı hasen yani borç vermek hâlâ yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Ayrıca 47 yıldan beri katılım bankaları gibi faizli işlem yapmanın yasal olarak suç sayıldığı müesseseler kurulmuş; kâr ve zarar ortaklığına dayalı işlemler kolayca yapılabilir hale gelmiştir. 

Katılım bankaları konusunda “çamur at izi kalsın” şeklinde kara propaganda yapan kişilerin asıl amacı “helal dairede yaşamanın imkânsız olduğu” yalanını her yere yaymaktır.   

Bu maksatla her türlü desise ve iftirayı kolaylıkla yapabilmektedirler. Bunların bir kısmını dile getirerek helâl dairede kalarak yaşamanın mümkün olduğunu önceki yazılarımda dile getirmiştim. 

Çok fazla sual edildiği için katılım bankaları ile ilgili çok önemli bir konuyu tekrarlamak istiyorum. O da şudur:

Faize karşı çok başarılı bir şekilde finans hizmeti yapan katılım bankaları için şu iftirayı bıkıp usanmadan devamlı surette dile getiriyorlar.   

“Bu kurumlar da aynı bankalar gibi mevcut faize yakın bir şekilde kar payı veriyorlar. Demek ki; yasal olarak suç ise de bunlar kanun tanımayıp faizle işlem yaparak halkı ve devleti aldatıyorlar” diyorlar.    

İşte bu şekilde iftira atan kişilere İslam’ın 15 asırdan beri uygulanan hükümleri ile cevap vermeye çalışalım.   

Konunun kolaylıkla anlaşılması için bir işadamını örnek vererek izah edeceğiz:.  

Farzı muhal olarak bir işadamı arkadaşınız var. Size bir iş kurmak istediğini ve bu iş için katılım sermayesinin belirli bir oranında kâr payı vaat ediyor. 

Diyor ki; eğer bana şu kadar para verirsen ben bu parayı daha önce yaptığım gibi falanca mala yatırıp ticaret yapacağım. Geçen sefer şu kadar kâr elde ettim. Sana da bunun yarısını kar payı olarak vereceğim.

Siz de bu kişiye güvenerek anlaşma yapıyorsunuz. Belirlediğiniz süre sonunda size bu kişi kâr payı veriyor.   

Bu şekilde bazen piyasa altında bazen üstünde bu ticaret üzerinden para kazanıyorsunuz. Fakat bir de bakıyorsunuz ki; kâr payı vereceğini söyleyen kişi sizi aldatmış yasa dışı işler yapmış veya bankaya giderek faiz almış. Bu haram ve kirli parayı da size “kâr payı” adı altında vermiş.

Şimdi bu öyküyü İslami hükümler içerisinde değerlendirerek katılım bankaları ile benzerlik kurmaya çalışalım: 

Öncelikle helâl bir şekilde ticaret anlaşması yapıp bunu kayıt altına aldığınız için dini açıdan bir mesuliyetiniz yoktur. 

Mahşer gününde bütün gerçekler ortaya döküldüğünde “anlaşma hükümlerimizi çiğneyerek bana yalan söyledi” diyerek yapılan bu gayri İslami işten mesul tutulamazsınız. 

Fakat anlaşmaya uymayan ve haram yollara tevessül eden kişi, yaptıklarından mesul olur. Bütün günahı da yüklenmiş olur.

İşte bu örnekten yola çıkarak biz de diyelim ki; işlem yaptığımız katılım bankası bize kâr payı olarak vaat ettiği parayı “faiz” ile kazanmış olsun. İşte bu durumda örnekte verdiğimiz durum söz konusudur. 

Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre ayrıca maddi bir suç da işlenmiştir. Faiz ile işlem yapması yasak olan kurum; anlaşma hükümlerine uymayarak faizle işlem yaptığı için hem bu dünyada hem de ruz-i mahşerde mesul ve günahkar olmuştur.   

Siz ise helâl dairede iş yapmak için bir anlaşma yaptığınız ve yükümlülüklerinizi yerine getirdiğiniz için hiçbir günah işlememiş olursunuz.

Bu örneği ilkokul çocuklarına anlatacak seviyede anlatmamın sebebi; yazıma defalarca yorum yapan bazı kişilerin “katılım bankaları faizle işlem yapıyor” iftirasını atmış olmaları yüzündendir. 

Biz İslami hükümlere göre anlaşma yapmış olduğumuz için Allah katında mesuliyetimiz bulunmamaktadır. Başlarına gelecekler için maddi ve manevi kanunları ayaklar altına alıp çiğneyenler düşünsün. Bize ne!

Evet, bu zamanda yaşamak güçtür. Lâkin zannedildiği gibi “muamelat” yani gündelik işler konusunda değil; imansızlık noktasında dehşetli bir devirde yaşıyoruz. 

Bir İslam alimi, bu devri anlatırken şöyle demiş:

“Herkesin, İmân mukabilinde, bu zemin yüzü kadar bağlar ve kasırlarla müzeyyen ve bâki ve daimî bir tarla ve mülkü kazanmak veya kaybetmek dâvâsı başına açılmış. 

Eğer İmân vesikasını sağlam elde etmezse; kaybedecek. Ve bu asırda, maddiyyunluk tâunuyla çoklar o dâvâsını kaybediyor. Hattâ bir ehl-i keşif ve tahkik, bir yerde kırk vefiyattan yalnız birkaç tanesi kazandığını sekeratta müşahede etmiş; ötekiler kaybetmişler. Acaba bu kaybettiği dâvânın yerini, bütün dünya saltanatı o adama verilse doldurabilir mi?”

İşte faizle alâkalı olarak yazdığım makaleler aslında “helâl dairede yaşamanın”  zor dahi olsa bu devirde de mümkün olduğunu ifade etmek içindir. 

Bu konuda en önemli husus israf batağına girmemek ve ailemizle birlikte en büyük zenginliğin “kanaat” olduğunu bilmekten geçer.  

Bu zamanda iktisat etmeyip israf eden kişiler; aşağılanmaya zillete, manen dilenciliğe ve sefalete düşmeye namzettir. 

Çünkü israfa neden olan para, çok pahalıdır. Karşılığında bazen haysiyet, namus rüşvet alınır. Bazen “faiz yasağı” gibi dini mukaddesler çiğnenir. 

Sonra karşılığında menhus bir para veriliyor. Demek, manevî büyük bir zarar fakat çok pis bir mal alınır, vesselam…

Dr. Vehbi Kara

YORUMLAR
DİĞER YAZILARI Dünyanın en disiplinli ordusu! Erdoğan Silahlı Kuvvetleri İyi Yönetemiyor Müslumanlarin ve materyalistlerin ölüm sonrasına bakışı CHP neden kazandı? Allah İsminin Yüceltilmesi  Ramazan Ayında ne yapmalı? 28 Şubat Muz Cumhuriyeti Bir tane ordumuz var Tuzla Piyade Okulu’nda darbeci tehdit Türk Silahlı Kuvvetlerinde Darbeci Gelenek Devam Ediyor Tarikatlar Hakkında  Hükûmetten kimse lütuf beklemiyor görevini yapsın yeter İnsanlı Ay Yolculuğunda Son Durum Herkes Kendi İsmi İle Çağrılmak İster Gerçek Savaş Gazisi Bediüzzaman Le Monde'ye göre Türkiye'deki darbe kalkişması Ordumuzda darbeci kalkışma dalga dalga yayılıyor Atatürk’ün ve Erdelhun'un Nutukları 2.Abdülhamid'in Putlaştırılması Meçhul asker anıtları ve şehitlere vefa borcu Türkiye'de ve Dünyada Faşizm Nasıl Ortaya Çıktı? Mısır, İsrail ve Yemen ile ilgili kısa hatıralar Rüşdü Erdelhun’un darbeci askerlere karşı nutku ve darbe karargahinin Kara Harp Okulundan Tuzla Piyade Okuluna taşinmasi Faşist Darbeci Kalkışma Yeniden Hortladı Yeni Askeri Darbe Hazırlığı  Birlik ve beraberliği nasıl sağlayabiliriz? Zekât ve Ekonomi Nasihatler niçin tesir etmiyor? Sonsuzluk Ülkesindeki Gerçek Hayat  Hamas Sorgulanmalıdır Türkiye'deki Arap Düşmanlığının Sebebi Nedir? Cifir İlmi ve Ebced Hesabı Nedir? En güzel eserleri nerede buldum? Filistin Müslümanların uyanışına vesile olacak Susun ve sessiz kalın! Hayber ve Allah’ın Arslanı Polemik ve İcraat Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye nin şu andaki en büyük polemik ustasidir. Müslümanların en önemli ihtiyaçları Bediüzzaman Said Nursi kimdir? Cumhuriyet İslâmi Yönetim Şeklidir Bu çürümüş kemik parçalarını kim diriltecek? Trump'ın Çaldığı Dosyalar ve 11 Eylül Ne mutlu namazımı kılıyorum diyene! Kemal mi Kamâl mı ? Hangisi doğru? Bediüzzaman' a dil uzatanlar hakkında Meyveli ağaç taşlanır, bir deyimimizdir. Ordunun Şerefi Kime Aittir? İki sene önce Yeni Akit Gazetesindeki veda yazım. Kayıt Dışı Ekonomi Kalkınmaya Engeldir İnsanlar niçin yaratılmıştır? Hutbe konusunda en önemli husus nedir? Karpuz seçmiyor yönetici seçiyoruz Ay yerine nereye gittiler? Hürriyet ve Sevad-ı Azam Kavramı Mazdek Kavatından Feto'ya geldik 15 Temmuz 2016 ile 28 Şubat İlişkisi Hutbenin aslı Arapçadır Dünya Başkenti İstanbul Dünya Başkenti İstanbul Alemi İslâm ın ve sizin Kurban bayramınızı bütün ruh u canımla tebrik ederim. Hilal ve Yıldız Yüzyılı Bilinmesi gereken en önemli husus nedir? Kat'iyen bil ki; Faşist CHP'nin Dayattığı Uydurma Tarih Son zamanlarda sık sık dile getirilen Türkiye Siyasi Hayatında Karakaşi-Kapani Kavgası Türkiye Yunanistan Savaşı Artık topa girmek gerekmez mi? Rüşdü Erdelhun ve darbeci faşistler Sabetay Aşiretinden Kurtulmamız Gerekiyor Allah’ın güzel isimleri Oyumuzu kullanırken dikkat edeceğimiz hususlar Siyah Beyaz Türkiye'de namaz ibadeti Başarı Milletin Malıdır Şahıslara Yüklenemez Biz namaz kılanlardan değildik Günahsız hükümet olur mu Rusya Ukrayna Savaşı ve Müslüman Dünyasına Etkileri Bediüzzaman Said Nursi’ye karşı yapılan haksızlıklar Muslümanlara Karşı Şia ve Vahhabi Kıskacı Dinde siyaset ve yöneticilik var mıdır? Deprem gibi afetlerin gerçek sebebi nedir? Nevruz nedir? Nevruza nasıl bakmak gerekir? Para basma hikayesidir nedir? Deprem ve Hikmetleri Deprem ABD işi değildir Ailenin korunması için hükumetin sorumlulukları Ordudaki dindar düşmanları ile mücadelemiz bitmedi Gaspçı Devlet Olur Mu? Kur'an okumanın fazileti Lozan’a giden yolda İngiltere'nin ikiyüzlü politikası Feto Büyücüsünün Marifetleri!... Salavat Nedir ve Ne İçin Okunur? Sabetay tarikatı ve Feto Avrupa'nın çıplak ayaklı çocuk köleleri Katiline âşık olan insanlar Türkiye’nin kurucu ilkeleri nelerdir? Demokrasi neden saltanattan üstündür CHP olmasaydı ne hale düşerdik? Mecliste Generali Öldürdüler Feto denilen İslam düşmanını tanıyalım FETO’nün üç yüzünü göremeyen, Doğu Türkistan ve Çin Müslümanları Demokrasi ve hürriyet fitne midir? Fırtınanın Düşündürdükleri Yılbaşının Düşündürdükleri Şah Kavat'tan günümüze muta nikahı Paris Elçisi Yirmisekiz Mehmet Çelebi’nin Kanal Raporu Serbest piyasa ve devletin fiyatlara müdahale etmesi 2022 Türkiye'nin ekonomi ve teknolojide en hızlı yükseliş dönemi oldu 92 Yıl önce Menemen 'de ne oldu? Yakamoz nedir? Kadına karşı şiddetin en önemli sebebi Niçin memur olmaya can atıyoruz Bediüzzaman'ın Eyalet Sistemi Hakkındaki Düşünceleri Zincir marketler ve serbest piyasa mekanizması Devletin fiyatlara müdahalesi caiz midir? Üzülme Allah İnanlarla Beraberdir Bediüzzaman ismi nereden geliyor? Siyasi mülahazalar ve Ak Parti niçin desteklenmelidir? SEVGİ VE MUHABBET ÜZERİNE... Bediüzzaman’ın dinsiz siyasete bakışı