Laiklik Ve Muhafazakarlık Çekişmesi

Savaş YILMAZ ( YAZAR )

13-03-2024 11:00

Laiklik Ve Muhafazakarlık Çekişmesi

 

Türkiye'deki siyasi iklime baktığımızda, en önemli unsurlarında başında din eksenli muhafazakar kesim ve Atatürk merkezli laik kesim gelir ve bu kesimler ikiye ayrılmış ve ülkeyi de ikiye ayırmışlardır. Bu iki kesimin kıyasıya düşmanlığı ve rekabeti yüzünden, ülke gitgide kötüye gidiyor. Eskinin güzellemesini yapmaya gerek yok çünkü geçmişte de bu ülke fakirlikle boğuşuyordu, o zamanlarda tabii ki şu anki gibi teknolojik gelişim ve her şeye ulaşılabilirlik yoktu ama coğrafik olarak bu kadar güzel yerde duran bir ülkenin sorunları yine günümüzdeki sorunlardı. Atatürk – laiklik ile din – muhafazakarlık yani bildiğiniz üzere sağ, sol davaları!

Ülke insanını çocukluktan, yetişkinliğe kadar sürekli belli kalıplara sokmaya çalışan ve bunun rantını kendilerine ama cefasını millete yükleyen bir anlayış on yıllardır devam ediyor. Halkın hatası, kusuru veya bilgisizliğinden yararlanarak, onları yönlendiren bir siyaset var ortada ve her zaman da işe yaratmıştır. Bir taraf laiklik- Kemalizm tarafında saf tutmuş ve kim ne derse desin o görüşün doğru olduğuna inandırılmış, diğer taraf ise muhafazakarlık – din elden gidiyor tarafında saf tutmuş. Ülke insanını anlamak kolay aslında, hangi coğrafyada doğmuşsan, o coğrafyanın kurallarına hareket edeceksin diye kalıplaşmış yazılı olmayan kanunlar var.

C partisi de gelse, A partisi de gelse ülkenin ekonomik, teknolojik gelişim göstermeyeceğinin farkında olan milyonlarca insan vardır ama sırf tuttukları takım şampiyon olsun da ister hakemle, ister federasyonla veya isterse şikeyle olsun hiç fark etmez! İşte siyasette budur aslında, partimiz kazansın da ne pisliğe bulaşırsa bulaşsın mantığındadır. Bunu sağlamak için de bir taraf Kemalizm sopasını elinde tutuyor, bir tarafta din sopasını ve nihayetinde de insanları kutuplaştırarak, kendilerine güzel bir hayat sunan siyasiler ortaya çıkıyor. Yeni nesil de pek farklı değil çünkü sosyal medyanın yönlendirmesi, laiklik elden gidiyor, din elden gidiyor gibi algı ve reklam çalışmalarıyla, bu genç nesli kolaylıkla bir tarafa çekebilirsiniz.

Suç genç nesilde mi, tabii ki hayır çünkü babaları ve aile büyükleri hangi siyasi ve ideolojiye yakınsa, onlar da oraya yakındırlar çoğunlukla. Nihayetinde kimse hizmete bakmaz veya çok azı bakar. Kabul etmesek bile ülke insanımız çok uyanık. Şimdi neden uyanık diye soracaksınız haliyle, insanımız bilgili olmasa bile kandırmada, emek gasp etmede, torpilde, düzenbazlıkta iyidir. Kimsenin işini sağlam yapmadığı bir toplumda, herkesin kayrılmayı istediği bir düzende ise çarklar tam dönmez. Çarkları döner ama fakirlik, yoksulluk devam eder. Suç sadece siyasilerde değil, sonuçta onlarda bizim yani toplum içinden çıkmış insanlar ve halk neyse, siyasiler de odur. Devlet dairelerinde işten nasıl kurtulurum diyen memurlar, işçinin hakkını nasıl keserim diyen patron, zengin ve işverenler, kendi akrabamı ve tanıdıklarımı belediyeye, devlet kurumuna koyarım deyip, torpil kovalayan insanlar olduğu sürece ülke rayına girmez. Hem neden girsin ki azınlık bir grup istedi diye neden düzensizliğin, düzeni bozulsun ki?

Hep Atatürk, hep din demekle bir şeyler düzelmiyor. İki tarafta ülkeyi çeşitli zamanlarda yönetti ve gördüğümüz şu ki iki tarafta aynı ama sadece durdukları yer farklı. Biri gitse, diğeri gelse bile düzensizlik değişmez. Öncelikle ülkeyi rayına koymak için Atatürk ve din temelli siyaseti bir kenara bırakıp, birilerinin kuralları ve kanunlarıyla değil de özgürlük, gelişmişlik kavramlarını gözeterek yola devam edilmeli. Bu çok zor bir durum ama imkansız değil, imkansız olmayan bir durumu da imkanlı yapmak için inanan insanlara ihtiyaç var. Yalandan, riyakarlıktan uzak duran bir toplum inşa etmek elzem olmalı. Bırakın Atatürk ve dini, bırakın artık halka zincir bağlamayı, yeni nesiller de eski nesiller gibi saçmalık dolusu konular için kavga etmesin, fakirlik girdabına düşmesin artık. Bir halk uyanmalı artık, Atatürk ve dini bir kenara bırakmalı. Atatürk'ü sevin sevebildiğiniz kadar, dinci olun sonuna kadar ama bunu bireysel yapın, toplumu kutuplara ayırmayın. Bırakın bir nesil veya nesiller çukurda kalmasın.

DİĞER YAZILARI Saygı Yoksa Ne Huzur Kalır Ne Sevgi 01-01-1970 03:00 Evlilik Ve Bekarlık Masalları 01-01-1970 03:00 Evlilikler Ve Aile Yapısı 01-01-1970 03:00 Çürüyen Bir Ülke Ve Toplum 01-01-1970 03:00 Umudunu Kaybetme 01-01-1970 03:00 Siyaset Ve Kandırılmaya Müsait Halk 01-01-1970 03:00 İnsanların Farklı Farklı Maskeleri Vardır 01-01-1970 03:00 Vaktinde Verilmeyen Değer, Değer Değildir 01-01-1970 03:00 Sevmek Ve Sevilmek Güzeldir, Kıymet Bilene 01-01-1970 03:00 Zenginin Evinden Neden Şehit Çıkmaz 01-01-1970 03:00 Doğru Din Ve Din Anlatıcıları 01-01-1970 03:00 Din Ve Yeşil Kağıtlar İçin Masumları Katletmek 01-01-1970 03:00 Kalabalıklar İçinde Yalnızlığı Yaşamak 01-01-1970 03:00 Arkanızdan Köpekler Havlıyorsa, Yolunuz Doğru Demektir 01-01-1970 03:00 Devletler Öldürmeyi İyi Bilir 01-01-1970 03:00 İyiler Kaybeder, Kötüler Kazanır Bu Dünyada 01-01-1970 03:00 Şahsiyetsiz İnsan Çürümüş Ağaca Benzer 01-01-1970 03:00 Fani Olan Bir Dünya İçin Fazla Hırs Yapma 01-01-1970 03:00 Şiir Gibi İnsanların, Roman Gibi Dertleri Olur 01-01-1970 03:00 Gelene Selam, Gidene Eyvallah 01-01-1970 03:00 Her Nasip Vaktini Bekler, Vakit İse Yaradanı 01-01-1970 03:00 Varlığınızla Mutlu Olmayanları, Yokluğunuzla Terbiye Edin 01-01-1970 03:00 Oluruna Bırakmak Lazım Bazen 01-01-1970 03:00 Ölümün Olduğu Yerde, Geriye Kalan Her Şey Boştur 01-01-1970 03:00 Sevmek Ve Sevilmek Güzeldir Denk Gelirsen Ehline 01-01-1970 03:00 Bilgi Kibardır Zarafet Kokar Ve Cehalet De Kabadır Çöp Kokar 01-01-1970 03:00 Adaleti Öldürmeyin Efendiler Bir Gün Herkese Lazım Olur 01-01-1970 03:00 Bireysel Menfaatler Devlet Menfaatlerini Ezerse 01-01-1970 03:00 İyilik Güzeldir,İyilikten Anlayan Daha Güzeldir 01-01-1970 03:00 Ucuz İnsanların, Pahalı Takıldığı Bir Ülke 01-01-1970 03:00 Nezaket Güzeldir 01-01-1970 03:00 Özür Dilemek Basitlik Değildir, Erdemdir 01-01-1970 03:00 Sevenler terk etmez, sevmeyenlerdir bırakıp gidenler 01-01-1970 03:00 SEVGİ HER ŞEYDİR 01-01-1970 03:00 YOZLAŞMA VE YOZLAŞMANIN ETKİLERİ 01-01-1970 03:00 KARAKTERİ OLMAYANIN NE YOLU DOĞRUDUR, NE DE SÖZÜ 01-01-1970 03:00 AYAĞA KALK 01-01-1970 03:00 BAZI İNSANLAR KALBE DERMAN OLUR, BAZILARI DA DERT 01-01-1970 03:00 İNSANLAR DEĞİŞMEZ, SADECE MENFAATLERİ DEĞİŞİR 01-01-1970 03:00 SEÇİM VE SAĞDUYU 01-01-1970 03:00 DOĞRU İNSAN MUTLULUK, KÖTÜ İNSAN TECRÜBE GETİRİR 01-01-1970 03:00 İnsanlara hayır kelimesini kullandığınız an gerçek yüzlerine şahit olursunuz 01-01-1970 03:00 HAYIR BİLDİĞİMİZDE ŞER, ŞER BİLDİĞİMİZDE HAYIR VARDIR BELKİ 01-01-1970 03:00 NAMUSSUZLARIN, NAMUS EDEBİYATI 01-01-1970 03:00 PARANIN ÖNEMİ VE İNSANLAR ÜZERİNDE ETKİSİ 01-01-1970 03:00 KİTAPLAR, CAHİLLİĞİN PANZEHİRİDİR 01-01-1970 03:00 KEŞKE DİLİNİZ KADAR, KALBİNİZ DE KUVVETLİ OLSAYDI 01-01-1970 03:00 İYİ NİYETLERİ SUİSTİMAL ETMEYİN 01-01-1970 03:00 HEP SONRADAN AKLIMIZ BAŞIMIZA GELİR, HEP SONRADAN 01-01-1970 03:00 DEPREM DEĞİLDİR İNSANI ÖLDÜREN, İNSANDIR MALZEMEDEN ÇALIP, İNSAN ÖLDÜREN 01-01-1970 03:00 ÜSLUBU ÇİRKİN OLANIN, KALBİ DE ÇİRKİNDİR… 01-01-1970 03:00 SAYGI VE SEVGİ 01-01-1970 03:00 BAZI İNSANLARIN KIYMETİNİ, ONLARI KAYBEDİNCE ANLAYACAKSINIZ 01-01-1970 03:00 Dağları Bile Yerinden Oynatabilirsiniz Ama Önyargıları Asla 01-01-1970 03:00