KADIN ELİNİN DEĞDİĞİ HER YER GÜZELDİR.
Bir yerde kadın varsa orada bir güzellik, bir incelik , bir zerafet vardır. Bir yerde kadın varsa orada estetik vardır, paylaşım vardır, mutluluk vardır. Kadın elinin değdiği her yer, hemen başkalaşır, değişime uğrar. Büyülü bir el dokunmuş gibi bambaşka bir renge, bir görünüme dönüşür. Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün söylediği gibi "Dünyada her şey kadının eseridir."
Bu akşam kadın dokunuşlarıni izledik. Sazlarda ( kemanlarda, udlarda, neyde, ritim sazda) kadinlar vardı. Sunucu kadın, solistler ve koristler kadın. İkramlar, kadınların eseri. Özetle bu akşam her şeyde kadın eli, kadın emeği vardı. Her şey kadınların eseriydi.
Neva Kadınlar Gezeği, Nihavend makamında eserler sundu izleyenlere. Vurgu ve tonlamalariyla, ses tonuyla usta sunuculara taş çikartan
Mualla Ersan ŞEKER'in sunumuyla başladı gezek.
Gezek, Bursa'ya özgü bir müzik ve eğlence geleneği. Kadınlar, bu geleneği sürdürmek amacıyla çıkmışlar yola. Kendilerine "Neva" adını uygun görmüşler.
Neva, Türk Sanat Müziğinde bir makam adı olmakla birlikte ses ve uyum anlamını da taşır. Bu akşam, adlarına uygun gelişti her şey. Solistlerin giysileri, solistlerle sazlar, hepsi birbiriyle uyumluydu.
Gezek etkinliği koronun seslendirdiği Nihavend şarkilarla başladı. Sırasıyla;
"Bir gün o güzel şad edecek ruhumu sandım ",
"Bugün yine gönlümün bahçesinde gezindim"
"Sahilde o hoş buseleri aldığım akşam",
"Gönlümün bülbülüsun aşk bahçemin gülüsün",
"Aşk bu değil yapma güzel",
"Dil seni sevmeyeni sevmede lezzet mi olur?"
gibi şarkılardan sonra hareketli ve eğlenceli parçalara geçildi.
"Ay beyaz ,deniz mavi",
"İnleyen nağmeler",
"Ya Rab kalbimin sahibi nerede?",
"Yemeni bağlamış telli başına" ve
"Gel gönlümü yerden yere vurma güzel "
şarkılarıyla hareketli, eğlenceli ve coşkulu biçimde
birinci bölüm sona erdi.
Onbeş dakikalık aradan sonra ikinci yarıya solistlerle başlandı. Yaklaşık on üç (13) solistin şarkı söylediği bu bölümde tam bir solistler geçidi yaşandı. Birbirinden güzel eserleri yorumlayan solistlerin ortak özelliği, yumuşak seslerle kulakları yormadan okumalariydi. Yüksek sesle kulakları tirmalarcasina okuyan bir tek solist yoktu.
Sazlara mikrofon bağlanmayışi da olumlu bir gelişmeydi. Sazlar, koronun ve solistlerin sesini bastırmadi. Nitelikli bir konser oldu. Dinleyiciler büyük keyif aldı.
Konser, oyun havaları ve koristlerin çiftetelli oynamalariyla sona erdi. Bu etkinliği düzenleyen, emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler. Herşeyi guzelleştiren kadınlar, umarım bir gün dünyayı da değiştirirler.
Zeki BAŞTÜRK